Kurucumuz Mark Colin Bodrum Yarı Maratonu’nda Kendi Kategorisinde Birinci Oldu: Sağlıklı Yaşamın Gerçek Anlamı

Bodrum’da hafta sonu yapılan yarı maraton bu yıl sadece bir spor etkinliği değil, aynı zamanda ilham verici bir hikâyeye de sahne oldu. Oro di Milas’ın kurucularından Mark Colin, maratonda 70 yaş üstü kategorisinde birinciliği elde etti. Onu tanıyanlar için bu sonuç sürpriz değil. Çünkü Mark, yıllardır sağlıklı yaşamı bir alışkanlık, hatta bir yaşam biçimi haline getirmiş biri.

Güne erken başlıyor, gününü planlarken bedenine, zihnine ve çevresine iyi gelecek şeyleri önceliklendiriyor. Düzenli koşuyor, çoğunlukla da bu hareketi bir yarıştan çok hayatın ritmini koruma şekli olarak görüyor. Maratondaki başarısı da bu istikrarlı yaşam biçiminin doğal bir sonucu.

Mark, sağlıklı yaşamı karmaşık kurallarla tanımlamıyor. Onun yaklaşımı çok sade: iyi beslenmek, hareket etmek, doğada vakit geçirmek ve keyif aldığın şeylere zaman ayırmak. Uzun ömür ya da “longevity” gibi kavramlara bilimsel açıdan değil, günlük hayatın içinden bakıyor. Ona göre önemli olan, yaşlanmak değil; kendini iyi hissettiğin bir tempoyu sürdürebilmek.

Beslenme konusunda da aynı sadeliği tercih ediyor. Büyük ölçüde sebze ağırlıklı bir beslenme düzenine sahip. Zeytinyağı, özellikle de kendi üretimleri olan Oro di Milas zeytinyağı, mutfağının merkezinde yer alıyor. Onun için zeytinyağı yalnızca bir lezzet değil, yaşam kalitesini artıran bir alışkanlık. Her gün taze sebzeler, baklagiller, iyi yağlar ve sade tatlarla beslenmeyi bir tür denge arayışı olarak görüyor. 

Maraton günü de tıpkı diğer günlerde olduğu gibi sakin ve dengeliydi. Koşuya sadece rekabet için değil, kendi sınırlarını görmek ve bedenini dinlemek için katıldığını söylüyor. Yarışı bitirip kendi kategorisinde birinci olduğunda, en büyük kazancının madalya değil, bu deneyimin verdiği huzur olduğunu anlatıyor.

Mark’ın hikayesi, “sağlıklı yaşam” kavramının ne kadar kişisel bir şey olduğunu da hatırlatıyor. Herkes için geçerli tek bir formül yok. Ancak kendini tanımak, ölçülü yaşamak ve doğayla bağını korumak çoğu zaman en etkili yöntem. Onun yaşam tarzı da bunun sade ama güçlü bir örneği.

Mark, sporun sadece fiziksel değil, zihinsel bir denge sağladığını düşünüyor. “Koşmak bana gençlik değil, sakinlik veriyor” diyor. Bu cümle aslında sağlıklı yaşamanın özünü özetliyor: rekabet değil denge, mükemmeliyet değil devamlılık, hız değil farkındalık.

Bodrum Yarı Maratonu’ndaki birinciliği elbette güzel bir başarı. Ama asıl ilham verici olan, Mark’ın bu başarıya giden yolu nasıl yaşadığı. Çünkü onun için önemli olan bitiş çizgisi değil, oraya giden her adımın keyfi.